Dünya ve Beton

Dünya ve Beton

Resmin büyük görüntüsü için üstüne tıklayınız.

İlkokul 3. cü sınıftaydım Şişlide oturuyorduk ve arkadaşımın evinin terasında imalata başladık., 2 cm enindeki saç şeritlerle yine 2 cm e 4 cm dikdörtgen kalıplar teşkil edip tuğla imal etmek sonra da onunla ev yapmaktı girişimimiz., yine benim başımdan çıkmıştı bu kârsız teşebbüs., Nalburdan aldığım 2 kg çimento ve bir yerlerden bulduğumuz kumla işe koyulduk., ve başladık tuğlaları dökmeye., beton tuğla üretiyorduk düşünebiliyor musunuz.,

O yıllarda beton modaydı. 19 cu yüzyıl başında icat edilen çimento sonrası ilk beton., daha sonra bir Fransız bahçıvanın saksılarını güçlendirmek için karışımına ilave ettiği demir çubuklar ile artık betonarme icat edilmiş oluyordu. 1902 de Fransız mimar Augus Perret, ilk apartman binasını tasarladı ve inşa etti. Artık betonarme doğmuştu. Kolay ve her yerde imal edilebilmesi, maliyetinin düşük olması, istenilen şeklin verilebilmesi, yüksek mukavemeti ve dayanıklılığı ile beton, dünyaya hakim oldu. Hele bununla kalmadı, aynı yüzyılın sonunda Almanların geliştirdiği hazır beton, ve 1916 yılında Amerika’da Stephan Stephanian adlı bir Türkiye göçmeni tarafından, hazır betonun taşınması için özel olarak tasarlanan ve “transmikser” adı verilen aracın geliştirilmesi, hazır betonun yaygınlığını artırdı.  Bununla kalmadı, yine iki Almanın 1926 da beton pompasını da icat etmeleri ile artık beton, yukarıda sıralamaya çalıştığım avantajlarını hızlı sevkiyatla da arttırarak günümüze dek güçlenerek geldi.,

Günümüzde kişi başına senelik beton üretimi bir ton civarında., düşününüz.,,

Çocukluğumda 25 milyon olan Türkiye  bugün 80., ve 1, 5 milyar olan dünya nüfusu ise 6 milyarı geçmiş., Yine hızlı üretim, beraberinde dünya üzerinde hızlı “üremeyi” getirmiş, tetiklemiş ve insanlar günümüzde 100 lü rakamlarla tarif edilen toplu konutların cazibesiyle de başlamışlar çoğalmaya., onlar çoğalırken de bir taraftan da hazır kalıplar, tünel kalıplar vs derken başlamış dünya betonlaşmaya.,

Oysa karşı değiliz Köprülere, Kongre binalarına, büyük ve tek programlı yapılara, hele yol-otoban, viyadüklere vs., Zira onlar kalıcı yapılar., onlar özen ve itinayla tasarlanan, hayata geçirilen yüksek mukavemetli ve özgün betonarm yapılar.,

Ama hele gelin verin betonu benim milletimin eline bakın ne oluyor., çocuğun eline tabanca vermeye benzetiyorum ben. Kötü ve çarpık yapıların, yanlış planlamaların kısa ömürleri sonrasında yıkımlarla gelen Molozlar başlıyor benim dünyamı kirletmeye., her tarafa döküyor atıyorlar., Altyapı görüşü özürlü oluşumuzla da kırılan yollar, kaldırımlar., her taraf moloz, ama çoğu beton., ne yazık ki doğaya dönüşmüyor sonrasında.,

Batıda, doğuda her tarafta Konut binalarında Konstrüksiyon Yapı tercihleri uzun yıllardır almış yürümüş.,Çelik, Ahşap vs ne olursa., Hem Depreme dayanıklı, hem çevreye zarar vermeyen., yarın yıkıp, söküp demonte ettiğinizde tekrar kullanacağınız malzemeler geçiyor elinize., hem siz, hem ülkeniz zarar etmiyor, hem de çevre korunuyor.

Turhan Kâşo

Y. Mimar / d.g.s.a

23. Şubat. 2010

Bebek

This entry was posted in Makaleler-Konferanslar. Bookmark the permalink.